Cevap: Eğer bir ayda en az 22 tam gün doğduğunuz yer olmayan bir şehirde kalacak olursanız ve bu durum bir buçuk yıl veya daha fazla olursa ya da bir buçuk yıl veya daha fazla kalmayı kastetmişseniz orası sizin vatanınız hükmündedir; namazınızı tam olarak kılmalı ve orucunuzu tutmalısınız. Bu farza göre söz konusu şehirden başka yerlere ayda dört gün yolculuk yapmanız halinde namazınızı yolculukta kasri olarak kılmalısınız. Oruç konusuna gelince; eğer öğlenden sonra vatanınızdan çıkarsanız orucunuz sahihtir. Eğer öğlenden önce yola çıkarsanız şer'i mesafeyi aştıktan sonra orucunuzu bozabilirsiniz. Eğer orucunuzu bozacak bir iş yapmazsanız ve öğlenden önce şehrinize dönecek olursanız niyetinizi yenileyerek o günün orucunu tutmalısınız ve orucunuz sahihtir.

Cevap: Eğer babanızın bulunduğu şehir doğum yeriniz değilse namazınızı kısaltarak kılmalısınız. Orucunuz sahih değildir.

Cevap: Sakıncası yoktur. Fakat oruçtan kaçmak için olursa mekruhtur.

Cevap: Nezir değilse meşru değildir.

Cevap: İhtiyat-ı vacip orunu kaza etmelidir.

Cevap: Bir hafta boyunca üç gün oraya gidiyor iseniz namazlarınızı tam kılmalısınız ve orucunuz da sahihtir.

Cevap: Birinci gün orucu sahihtir. İkinci gün yolculukta öğleden önce vatanına ulaşıncaya kadar oruç niyeti etmemeli. Vatanına ulaştıktan sonra niyet etmeli. Fakat yolculukta orucu bozacak bir şey yapmaması gerekir.

Cevap: Kesirü’s-sefer siniz. (Yani çok yolculuk eden kimse) bütün yolculuklarınızda namazlarınızı tam kılmalısınız. Birinci ayda ihtiyat etmelisiniz yani; hem tam hem seferî (kısaltarak) kılmalısınız.

Cevap: On gün bir yerde kalmaya karar veren bir yolcu, farz orucu tutmalıdır; müstehap oruç da tutabilir.

Cevap: Bir yerde on gün kalmaya karar veren bir yolcu, oruç tutar ve öğlenden sonra orada kalmaktan vazgeçerse, eğer dört rekâtlı bir namaz kılmışsa orada kaldığı müddetçe orucu sahihtir ve namazları tam kılmalıdır. Ama dört rekâtlık bir namaz kılmamışsa, farz ihtiyat gereği orucunu tamamlamalı ve kaza etmelidir. Namazları ise seferi kılmalıdır. Sonraki günlerde oruç da tutamaz.

Cevap: Yolculukta dört rekâtlı namazlarını iki rekât olarak kılması gereken bir yolcu oruç tutamaz. Ama işi yolculuk olan veya yolculuğu günah olarak nitelenen kimse gibi namazlarını tam kılan bir kimse, yolculukta oruç tutmalıdır.

Cevap: Ramazan ayında yolculuğa çıkmanın sakıncası yoktur; fakat yolculuk oruçtan kaçmak için olursa mekruhtur.

Cevap: Yolculukta orucun batıl olduğunu bilmediğinden dolayı oruç tutan bir kimse, oruçlu bulunduğu günün içerisinde bu hükmü öğrenmiş olursa, orucu batıl olur. Ama akşama kadar öğrenmeyen kimsenin orucu sahihtir.

Cevap: Yolcu olduğunu veya seferde orucun batıl olduğunu unutarak yolculukta oruç tutan kimsenin orucu, farz ihtiyat gereği batıldır.

Cevap: Oruçlu olan kimse öğlenden sonra yolculuğa çıkarsa, farz ihtiyat gereği orucunu tamamlamalıdır. Kazası da gerekli değildir.

Cevap: Vatanına veya on gün ikamet edeceği yere öğlenden sonra varan yolcunun orucu, farz ihtiyat gereği batıldır ve sonradan kazasını tutmalıdır.

Cevap: Yolculuk veya herhangi bir özür nedeniyle oruç tutmayan kimsenin, ramazan ayının gündüzünde cinsel ilişkide bulunması ve yemek-içmekle kendini tam olarak doyurması mekruhtur.