Eserleri » Tam İlmihal
Arama:
Cenaze Defniyle İlgili Müstehaplar →
← Cenaze Namazının Müstehapları
CENAZEYİ DEFNETME HÜKÜMLERİ
603- Cenazeyi, toprağa kokusu dışarı çıkmayacak ve yırtıcı hayvanların cesedi çıkaramayacakları şekilde gömmek farzdır. Yırtıcı hayvanın cesedi çıkarması korkusu olursa mezarın etrafını tuğla ve benzeri şeylerle sağlamlaştırmak gerekir.
604- Cenazeyi toprağa gömmek mümkün olmazsa, göm-mek yerine bir binaya veya tabuta konulabilir.
605- Cenaze kabirde, ön tarafı kıbleye gelecek şekilde sağ tarafı üzerine yatırılmalıdır.
606- Gemide ölen bir kimse, gemide kalmasının bir sakıncası olmaz ve bekletilmesi ile de bozulmazsa, karaya çıkarılıncaya kadar bekletilmeli ve toprağa gömülmelidir. Aksi takdirde, gemide yıkanır, hanut bırakılır; kefenlenir ve namazı kılındıktan sonra, ya ayağına ağır bir şey bağlanarak ya da bir fıçıya bırakılıp ağzı kapatılarak denize bırakılmalıdır. Mümkün olduğu takdirde, hayvanlara çabuk yem olmayacağı bir yerde denize bırakılmalıdır.
607- Düşmanın, kabri açıp cesedi çıkarmasından ve kulağını, burnunu veya başka organlarını keseceğinden korkulduğunda, mümkün olduğu takdirde önceki hükümde açıklandığı üzere, denize bırakılmalıdır.
608- Cenazenin denize bırakılması veya gerekiyorsa mezarının sağlam yapılması gibi masraflar, ölünün geriye bıraktığı malın aslından alınabilir.
609- Kâfir bir kadın ölür ve karnında ölü bir çocuk bulunursa, çocuğun babası Müslüman olduğu takdirde, çocuğun kıbleye yönelik olması için kadın sol tarafı üzerine ve arkası kıbleye gelecek şekilde yatırılmalıdır. Hatta müstehap ihtiyat gereği, çocuğun bedenine ruh girmemiş olsa da, bu hükme göre amel edilmelidir.
610- Müslümanın, kâfir mezarlığına ve kâfirin de Müslüman mezarlığına gömülmesi, caiz değildir.
611- Müslümanın çöp ve pislik dökülen yerler gibi kendisine saygısızlık sayılacak yerlere gömülmesi, caiz değildir.
612- Cenaze, gasp edilmiş bir yere gömülmemelidir. Cami gibi cenaze gömülmesi dışında başka amaçlar için vakfedilmiş yere ve yine vakfa zarar verecek veya engelleyecek şekilde gömülmesi de caiz değildir. Zarar ve engele neden olmasa da ihtiyaten farz olarak gömülmemelidir.
613- Ölüyü başka bir ölünün kabrine gömmek, caiz değildir. Ama kabir eski olur, birinci ceset tamamen yok olursa sakıncası yoktur.
614- Ölüden ayrılan şeyler kıl, tırnak ve diş bile olsa, onunla birlikte gömülmelidir. Ölü gömüldükten sonra bazı parçaları bulunursa; kıl, tırnak ve diş dahi olsa başka bir yerde gömülmesi ihtiyaten farzdır. Hayattayken insandan ayrılan tırnak ve dişin gömülmesi ise müstehaptır.
615- Kuyuda ölen birisinin çıkarılması mümkün olmazsa, kuyu kapatılıp ona mezar yapılmalıdır.
616- Çocuk ana rahminde ölür ve orada kalması anne için tehlikeli olursa, en basit yöntemle dışarı çıkarılmalıdır. Hatta çocuğun parça parça edilmesini gerektirse dahi, sakıncası yoktur. Ancak bunu, becerebilen kocası veya bir kadın yapmalıdır; mümkün olmazsa, bu işi daha iyi yapabilecek ve kendi durumuna uygun olacak birine, mahrem olmasa dahi müracaat edebilir.
617- Anne ölür ancak karnındaki çocuk sağ olursa, çocuğun az bir müddet sağ kalacağına ümit olsa bile, çocuğun sağlam daha rahat çıkarılacağı yerden çıkararak yerini dikmelidirler. Ama bu işlemle çocuğun öleceği kesin olarak bilinirse caiz değildir.
Cenaze Defniyle İlgili Müstehaplar →
← Cenaze Namazının Müstehapları
604- Cenazeyi toprağa gömmek mümkün olmazsa, göm-mek yerine bir binaya veya tabuta konulabilir.
605- Cenaze kabirde, ön tarafı kıbleye gelecek şekilde sağ tarafı üzerine yatırılmalıdır.
606- Gemide ölen bir kimse, gemide kalmasının bir sakıncası olmaz ve bekletilmesi ile de bozulmazsa, karaya çıkarılıncaya kadar bekletilmeli ve toprağa gömülmelidir. Aksi takdirde, gemide yıkanır, hanut bırakılır; kefenlenir ve namazı kılındıktan sonra, ya ayağına ağır bir şey bağlanarak ya da bir fıçıya bırakılıp ağzı kapatılarak denize bırakılmalıdır. Mümkün olduğu takdirde, hayvanlara çabuk yem olmayacağı bir yerde denize bırakılmalıdır.
607- Düşmanın, kabri açıp cesedi çıkarmasından ve kulağını, burnunu veya başka organlarını keseceğinden korkulduğunda, mümkün olduğu takdirde önceki hükümde açıklandığı üzere, denize bırakılmalıdır.
608- Cenazenin denize bırakılması veya gerekiyorsa mezarının sağlam yapılması gibi masraflar, ölünün geriye bıraktığı malın aslından alınabilir.
609- Kâfir bir kadın ölür ve karnında ölü bir çocuk bulunursa, çocuğun babası Müslüman olduğu takdirde, çocuğun kıbleye yönelik olması için kadın sol tarafı üzerine ve arkası kıbleye gelecek şekilde yatırılmalıdır. Hatta müstehap ihtiyat gereği, çocuğun bedenine ruh girmemiş olsa da, bu hükme göre amel edilmelidir.
610- Müslümanın, kâfir mezarlığına ve kâfirin de Müslüman mezarlığına gömülmesi, caiz değildir.
611- Müslümanın çöp ve pislik dökülen yerler gibi kendisine saygısızlık sayılacak yerlere gömülmesi, caiz değildir.
612- Cenaze, gasp edilmiş bir yere gömülmemelidir. Cami gibi cenaze gömülmesi dışında başka amaçlar için vakfedilmiş yere ve yine vakfa zarar verecek veya engelleyecek şekilde gömülmesi de caiz değildir. Zarar ve engele neden olmasa da ihtiyaten farz olarak gömülmemelidir.
613- Ölüyü başka bir ölünün kabrine gömmek, caiz değildir. Ama kabir eski olur, birinci ceset tamamen yok olursa sakıncası yoktur.
614- Ölüden ayrılan şeyler kıl, tırnak ve diş bile olsa, onunla birlikte gömülmelidir. Ölü gömüldükten sonra bazı parçaları bulunursa; kıl, tırnak ve diş dahi olsa başka bir yerde gömülmesi ihtiyaten farzdır. Hayattayken insandan ayrılan tırnak ve dişin gömülmesi ise müstehaptır.
615- Kuyuda ölen birisinin çıkarılması mümkün olmazsa, kuyu kapatılıp ona mezar yapılmalıdır.
616- Çocuk ana rahminde ölür ve orada kalması anne için tehlikeli olursa, en basit yöntemle dışarı çıkarılmalıdır. Hatta çocuğun parça parça edilmesini gerektirse dahi, sakıncası yoktur. Ancak bunu, becerebilen kocası veya bir kadın yapmalıdır; mümkün olmazsa, bu işi daha iyi yapabilecek ve kendi durumuna uygun olacak birine, mahrem olmasa dahi müracaat edebilir.
617- Anne ölür ancak karnındaki çocuk sağ olursa, çocuğun az bir müddet sağ kalacağına ümit olsa bile, çocuğun sağlam daha rahat çıkarılacağı yerden çıkararak yerini dikmelidirler. Ama bu işlemle çocuğun öleceği kesin olarak bilinirse caiz değildir.