Eserleri » Tam İlmihal
Arama:
2- Yer →
← MÜTEHHİRAT (TEMİZLEYİCİLER)
1- Su
143- Su, dört şartla necis bir şeyi temizler:
1) Mutlak olmalı. O hâlde gülsuyu ve salkım söğütten çıkarılan esans gibi muzaf su, necis bir şeyi paklamaz.
2) Pak olmalı.
3) Necis bir şeyi yıkarken mevcut su, muzaf suya dönüşmemeli ve bir daha yıkamanın gerekli olmadığı son yıkamada su, necasetin koku, renk veya tadını almış olmamalıdır. Ama ondan önceki yıkamalarda değişmesinin bir zararı yoktur. Mesela iki defa yıkanması gereken bir şeyi, kür veya az su ile yıkandığında, birinci yıkamada su değişmişse bile, ikinci yıkamada su değişmezse o şey temiz olur.
4) Necis bir şeyi yıkadıktan sonra, onda necasetin küçük parçacıkları kalmamalı.
Necis olan bir şeyin az su ile yani kür su miktarından az suyla paklanmasının diğer bir takım şartları da vardır ki bunlara sonraki konularda değinilecektir.
144- Necis bir kabın az su ile üç defa yıkanması gerekir. Hatta kür su ve akarsuda üç kere yıkamak ihtiyaten farzdır.
Ancak bir kabı köpek yalamışsa ya da o kaptan su veya başka bir sıvı şey içmişse, önce temiz toprakla ovmalı ve ardından iki defa kür su, akarsu veya az su ile yıkanmalıdır. Aynı şekilde köpeğin yaladığı kabı da yıkamadan önce toprakla ovulmalıdır. Köpeğin salyasının aktığı veya bir yerinin değdiği kap, vacip ihtiyat gereği toprakla ovulmalı sonra üç kere su ile yıkanmalıdır.
145- Köpeğin ağzını sürdüğü kabın ağzının dar olması nedeniyle toprakla ovulamazsa, içerisine toprak atılmalı ve her tarafa ulaşacak şekilde şiddetle hareket ettirilmeli ve sonra söylendiği şekilde yıkanmalıdır.
146- Domuzun yaladığı veya içinde sıvı bir şey içtiği yahut içinde çöl faresi ölen bir kap az, kür veya akarsuda yedi kere yıkanmalıdır. Toprakla yıkanması gerekli değildir.
147- Şarap vasıtasıyla necis olan bir kap, kür, akarsu ve benzeri suyla dahi olsa üç kere yıkanmalıdır. Yedi kere yıkanması ise ihtiyaten müstehaptır.
148- Necis çamurdan yapılmış veya içine necis su işlemiş olan bir testi, akarsu veya kür su içine bırakılırsa, suyun ulaştığı her yer temizlenir. İçinin de temiz olmasını isterlerse, tamamına işleyecek şekilde kür veya akarsuda kalması gerekir. Eğer kapta sunun her yere işlemesini engelleyen bir rutubet varsa, önce onu kurutmalı sonra kür su veya akarsuya bırakmalıdırlar.
149- Necis bir kabın az suyla paklanması iki şekilde olur:
1) Üç defa doldurulup boşaltılır.
2) Üç defa içerisine bir miktar su dökülür ve her defasında necis yerlerine ulaşacak şekilde su çalkalanır ve boşaltılır.
150- Kazan ve küp gibi büyük kaplar necis olduğunda, üç kez suyla doldurulup boşaltılırsa pak olur. Yine her tarafını kapsayacak şekilde yukarıdan üzerine su dökülür ve her defasında dibinde toplanan su dışarı boşaltılırsa pak olur. Ancak müstehap ihtiyat gereği ikinci ve üçüncü defada suları dışarı çıkarmak için kullanılan kap yıkanmalıdır.
151- Eğer necis olan bakır ve benzeri şeyler eritilir ve yıkanırsa, dış kısmı pak olur.
152- İdrar vasıtasıyla necis olan bir tandırın üzerine, her tarafını kapsayacak şekilde bir kez yukarıdan su dökülürse temizlenir. Bu işlemin iki kere yapılması ihtiyaten müstehaptır. İdrar dışında başka bir şeyle necis olduğunda, necaset giderildikten sonra, üzerine söylendiği şekilde bir kez su dökülürse yeterli olur. Tandırın içine bir çukur kazarak, suların orada toplanmasını sağlamak ve suyu boşaltmak ve daha sonra çukuru temiz toprakla doldurmak daha iyidir.
153- Necis bir şeyi tamamına su ulaşacak şekilde bir kez, kür su veya akarsuya sokulursa pak olur. Yaygı elbise ve benzeri şeyleri sıkmak, ayaklamak veya sıvazlamak gerekmez. Ama beden veya elbise idrar ile necis olmuşsa, kür suda da iki kez yıkanması gerekir. Ama akarsuda bir kez yıkanması yeterlidir.
154- İdrar vasıtasıyla necis olmuş bir şey az su ile yıkanmak istenirse, bir defa üzerine su dökülüp su ondan ayrıldıktan sonra, artık o şeyde idrar kalmazsa, temiz olur. Fakat beden ve elbiseyi iki kez yıkamak gerekir. Az suyla yıkanan elbise, yaygı ve benzeri şeyleri yıkarken su döküldükten sonra sıkılarak "güsale" dışarı çıkarılmalıdır. (Güsale, genelde yıkama anında ve yıkadıktan sonra yıkanan şeyden kendiliğinden veya sıkmak suretiyle akan sudur.)
155- Yemek yemeye başlamış süt emen erkek veya kız çocuğun idrarı vasıtasıyla necislenmiş bir şeyin üzerine bütün necis yerlere ulaşacak şekilde bir kez su dökülürse temizlenir; ama bir kez daha su dökülmesi müstehap ihtiyata uygundur. Elbise, yaygı ve benzeri şeyleri de sıkmak gerekmez.
156- İdrar dışında başka bir şey vasıtasıyla necis olan bir şeyin necaseti giderildikten sonra üzerine bir kez su dökülür ve su süzülürse temizlenir. Ancak her hâlükârda elbise ve benzeri şeylerin güsalesi dışarı çıkarılması amacıyla sıkılmaları gerekir.
157- İple örülmüş necis hasır, kür su veya akarsuya sokulursa, necaset kaybolduktan sonra pak olur. Ama az suyla yıkamak isterlerse mümkün olduğu şekilde, hatta çiğnemek yoluyla da olsa güsalesini çıkarmak gerekir.
158- Dışı necis olan buğday, pirinç ve benzeri şeyler kür su veya akarsuya sokulmakla temizlenirler. Ancak içleri necis olursa kür su ve akarsu içlerine ulaşmasıyla pak olurlar.
159- Sabunun dışı necis olursa temizlenmesi mümkündür. Ama içi necis olursa ve temizlenmesi mümkün değildir. Necis şeyin onun içine geçip geçmediğinde şüphe edilirse içi paktır.
160- Pirinç, et ve benzeri şeylerin dış kısımları necis olduğunda onları temiz bir kaba koyup bir kez üzerinden su döküp boşaltmakla pak olur. Ama necis kaba konulursa üç kere bu işlemi yapmalıdırlar, bu surette kap da pak olur. Ancak sıkılması gereken elbise veya başka bir şey bir kaba konulup yıkamak istenilirse, üzerine su döküldüğü her defa sıkılmalı ve kabı eğerek içinde toplanan su dökülmelidir.
161- Çivit ve benzeri bir renkle boyanmış necis bir elbise kür su veya akarsuya sokulur ve su elbisenin rengiyle muzaf suya dönüşmeden önce her tarafını kapsarsa pak olur. Az suyla yıkandığında da sıkıldığında ondan çıkan su muzaf olmazsa pak olur.
162- Kür su veya akarsuda yıkandıktan sonra elbise üzerinde örneğin suyun balçığı görülürse, ancak bunun, suyun geçmesine engel olduğu ihtimali verilmezse elbise paktır.
163- Suda yıkandıktan sonra elbise ve benzeri şey üzerinde çamur veya sabun kalırsa, bunların suyun necis şeye ulaşmasını engellediğini ihtimal vermezlerse elbise paktır. Ama necis su eğer çamurun veya sabunun içine işlerse dış yüzleri pak içleri ise necistir.
164- Necis bir şeyden necasetin kendisi giderilmedikçe pak olmaz; ama necasetin kokusu veya renginin kalmasının sakıncası yoktur. Öyleyse elbisede bulunan kan giderildikten sonra yıkanır, ancak kanın rengi kaybolmazsa paktır.
165- Vücutta bulunan necaset kür su veya akarsuda giderilirse, beden pak olur. Ama idrar vesilesiyle necis olmuşsa, kür suyla bir kere yıkamakla beden pak olmaz. İki kere suya dalmak da gereksizdir. Sadece suyun altında necis olan yeri, suyun bedenden çıkıp ikinci defa bedene ulaşmasını sağlayacak şekilde, elle temizlemek yeterlidir.
166- Dişlerin arasına giren necis yemek, ağza necis yemeğin her tarafına ulaşacak şekilde su alıp çalkalamakla temiz olur.
167- [Necis olan] saç ve sakal fazla değilse, az suyla yıkandığında güsalenin süzülmesi için sıkılmasına gerek yoktur. Zaten kendi kendine normalde su süzülmektedir.
168- Elbise veya bedenin herhangi bir yeri az su ile yıkanırsa, yıkanan yerin bitişik çevresi (ki necis yeri yıkarken genellikle orası da necis olur); necis mahallini temizlenmesiyle temiz olur. Yeniden etrafı yıkamaya gerek yoktur. Necis yer ve onun etrafı birlikte temiz olurlar. Yine, necis bir şeyin yanına pak bir şey konur ve her ikisinin üzerine su dökülürse hüküm aynıdır. Buna göre, necis bir parmağı yıkamak için parmaklarının tümünün üzerine su dökülür, necis ve pak su onların tamamına ulaşırsa, necis olan parmak pak olduğunda öteki parmaklar da pak olur.
169- Necis olan et ve kuyruk da diğer şeyler gibi suda yıkanır [ve suyla temizlenir]. Beden elbise veya kap biraz yağlı olur da suyun geçmesine engel olmazsa, yine aynıdır.
170- Kap veya beden, necis olduktan sonra suyun bunlara ulaşmasını engelleyecek ölçüde yağlı olursa, yıkanıldığında ilk önce suyun bunlara ulaşmasını sağlamak amacıyla yağları giderilmelidir.
171- Çok (kür) suya bağlı olan musluk suyu, kür su hükmündedir.
172- Bir şeyi yıkadıktan ve temizlendiğine dair kesin bilgi edindikten sonra, necasetin giderilip giderilmediğine dair şüpheye düşülürse, necasetin giderildiğine emin olmak için yeniden yıkamak gerekir.
173- Üzeri ince veya kalın kumla kaplı olan yer gibi, suyun hemen battığı yer az suyla da temizlenir.
174- Taş ve tuğla döşeli yer ve suyu içine emmeyen sert yer necis olduğunda, az su ile temizlenir; ancak su akıncaya kadar dökülmelidir. Dökülen su bir delikten dışarı akarsa bütün yer temizlenir; dışarı akmazsa, toplanan suyun bir bez parçası veya kapla dışarı atılması gerekir.
175- Tuz taşı ve benzeri şeylerin dış kısmı necis olursa, az miktardaki bir suyla da temizlenir.
176- Eğer erimiş necis bir şekerden kesme şeker yapılıp kür su veya akarsuya daldırılırsa temizlenmez.
2- Yer →
← MÜTEHHİRAT (TEMİZLEYİCİLER)
1) Mutlak olmalı. O hâlde gülsuyu ve salkım söğütten çıkarılan esans gibi muzaf su, necis bir şeyi paklamaz.
2) Pak olmalı.
3) Necis bir şeyi yıkarken mevcut su, muzaf suya dönüşmemeli ve bir daha yıkamanın gerekli olmadığı son yıkamada su, necasetin koku, renk veya tadını almış olmamalıdır. Ama ondan önceki yıkamalarda değişmesinin bir zararı yoktur. Mesela iki defa yıkanması gereken bir şeyi, kür veya az su ile yıkandığında, birinci yıkamada su değişmişse bile, ikinci yıkamada su değişmezse o şey temiz olur.
4) Necis bir şeyi yıkadıktan sonra, onda necasetin küçük parçacıkları kalmamalı.
Necis olan bir şeyin az su ile yani kür su miktarından az suyla paklanmasının diğer bir takım şartları da vardır ki bunlara sonraki konularda değinilecektir.
144- Necis bir kabın az su ile üç defa yıkanması gerekir. Hatta kür su ve akarsuda üç kere yıkamak ihtiyaten farzdır.
Ancak bir kabı köpek yalamışsa ya da o kaptan su veya başka bir sıvı şey içmişse, önce temiz toprakla ovmalı ve ardından iki defa kür su, akarsu veya az su ile yıkanmalıdır. Aynı şekilde köpeğin yaladığı kabı da yıkamadan önce toprakla ovulmalıdır. Köpeğin salyasının aktığı veya bir yerinin değdiği kap, vacip ihtiyat gereği toprakla ovulmalı sonra üç kere su ile yıkanmalıdır.
145- Köpeğin ağzını sürdüğü kabın ağzının dar olması nedeniyle toprakla ovulamazsa, içerisine toprak atılmalı ve her tarafa ulaşacak şekilde şiddetle hareket ettirilmeli ve sonra söylendiği şekilde yıkanmalıdır.
146- Domuzun yaladığı veya içinde sıvı bir şey içtiği yahut içinde çöl faresi ölen bir kap az, kür veya akarsuda yedi kere yıkanmalıdır. Toprakla yıkanması gerekli değildir.
147- Şarap vasıtasıyla necis olan bir kap, kür, akarsu ve benzeri suyla dahi olsa üç kere yıkanmalıdır. Yedi kere yıkanması ise ihtiyaten müstehaptır.
148- Necis çamurdan yapılmış veya içine necis su işlemiş olan bir testi, akarsu veya kür su içine bırakılırsa, suyun ulaştığı her yer temizlenir. İçinin de temiz olmasını isterlerse, tamamına işleyecek şekilde kür veya akarsuda kalması gerekir. Eğer kapta sunun her yere işlemesini engelleyen bir rutubet varsa, önce onu kurutmalı sonra kür su veya akarsuya bırakmalıdırlar.
149- Necis bir kabın az suyla paklanması iki şekilde olur:
1) Üç defa doldurulup boşaltılır.
2) Üç defa içerisine bir miktar su dökülür ve her defasında necis yerlerine ulaşacak şekilde su çalkalanır ve boşaltılır.
150- Kazan ve küp gibi büyük kaplar necis olduğunda, üç kez suyla doldurulup boşaltılırsa pak olur. Yine her tarafını kapsayacak şekilde yukarıdan üzerine su dökülür ve her defasında dibinde toplanan su dışarı boşaltılırsa pak olur. Ancak müstehap ihtiyat gereği ikinci ve üçüncü defada suları dışarı çıkarmak için kullanılan kap yıkanmalıdır.
151- Eğer necis olan bakır ve benzeri şeyler eritilir ve yıkanırsa, dış kısmı pak olur.
152- İdrar vasıtasıyla necis olan bir tandırın üzerine, her tarafını kapsayacak şekilde bir kez yukarıdan su dökülürse temizlenir. Bu işlemin iki kere yapılması ihtiyaten müstehaptır. İdrar dışında başka bir şeyle necis olduğunda, necaset giderildikten sonra, üzerine söylendiği şekilde bir kez su dökülürse yeterli olur. Tandırın içine bir çukur kazarak, suların orada toplanmasını sağlamak ve suyu boşaltmak ve daha sonra çukuru temiz toprakla doldurmak daha iyidir.
153- Necis bir şeyi tamamına su ulaşacak şekilde bir kez, kür su veya akarsuya sokulursa pak olur. Yaygı elbise ve benzeri şeyleri sıkmak, ayaklamak veya sıvazlamak gerekmez. Ama beden veya elbise idrar ile necis olmuşsa, kür suda da iki kez yıkanması gerekir. Ama akarsuda bir kez yıkanması yeterlidir.
154- İdrar vasıtasıyla necis olmuş bir şey az su ile yıkanmak istenirse, bir defa üzerine su dökülüp su ondan ayrıldıktan sonra, artık o şeyde idrar kalmazsa, temiz olur. Fakat beden ve elbiseyi iki kez yıkamak gerekir. Az suyla yıkanan elbise, yaygı ve benzeri şeyleri yıkarken su döküldükten sonra sıkılarak "güsale" dışarı çıkarılmalıdır. (Güsale, genelde yıkama anında ve yıkadıktan sonra yıkanan şeyden kendiliğinden veya sıkmak suretiyle akan sudur.)
155- Yemek yemeye başlamış süt emen erkek veya kız çocuğun idrarı vasıtasıyla necislenmiş bir şeyin üzerine bütün necis yerlere ulaşacak şekilde bir kez su dökülürse temizlenir; ama bir kez daha su dökülmesi müstehap ihtiyata uygundur. Elbise, yaygı ve benzeri şeyleri de sıkmak gerekmez.
156- İdrar dışında başka bir şey vasıtasıyla necis olan bir şeyin necaseti giderildikten sonra üzerine bir kez su dökülür ve su süzülürse temizlenir. Ancak her hâlükârda elbise ve benzeri şeylerin güsalesi dışarı çıkarılması amacıyla sıkılmaları gerekir.
157- İple örülmüş necis hasır, kür su veya akarsuya sokulursa, necaset kaybolduktan sonra pak olur. Ama az suyla yıkamak isterlerse mümkün olduğu şekilde, hatta çiğnemek yoluyla da olsa güsalesini çıkarmak gerekir.
158- Dışı necis olan buğday, pirinç ve benzeri şeyler kür su veya akarsuya sokulmakla temizlenirler. Ancak içleri necis olursa kür su ve akarsu içlerine ulaşmasıyla pak olurlar.
159- Sabunun dışı necis olursa temizlenmesi mümkündür. Ama içi necis olursa ve temizlenmesi mümkün değildir. Necis şeyin onun içine geçip geçmediğinde şüphe edilirse içi paktır.
160- Pirinç, et ve benzeri şeylerin dış kısımları necis olduğunda onları temiz bir kaba koyup bir kez üzerinden su döküp boşaltmakla pak olur. Ama necis kaba konulursa üç kere bu işlemi yapmalıdırlar, bu surette kap da pak olur. Ancak sıkılması gereken elbise veya başka bir şey bir kaba konulup yıkamak istenilirse, üzerine su döküldüğü her defa sıkılmalı ve kabı eğerek içinde toplanan su dökülmelidir.
161- Çivit ve benzeri bir renkle boyanmış necis bir elbise kür su veya akarsuya sokulur ve su elbisenin rengiyle muzaf suya dönüşmeden önce her tarafını kapsarsa pak olur. Az suyla yıkandığında da sıkıldığında ondan çıkan su muzaf olmazsa pak olur.
162- Kür su veya akarsuda yıkandıktan sonra elbise üzerinde örneğin suyun balçığı görülürse, ancak bunun, suyun geçmesine engel olduğu ihtimali verilmezse elbise paktır.
163- Suda yıkandıktan sonra elbise ve benzeri şey üzerinde çamur veya sabun kalırsa, bunların suyun necis şeye ulaşmasını engellediğini ihtimal vermezlerse elbise paktır. Ama necis su eğer çamurun veya sabunun içine işlerse dış yüzleri pak içleri ise necistir.
164- Necis bir şeyden necasetin kendisi giderilmedikçe pak olmaz; ama necasetin kokusu veya renginin kalmasının sakıncası yoktur. Öyleyse elbisede bulunan kan giderildikten sonra yıkanır, ancak kanın rengi kaybolmazsa paktır.
165- Vücutta bulunan necaset kür su veya akarsuda giderilirse, beden pak olur. Ama idrar vesilesiyle necis olmuşsa, kür suyla bir kere yıkamakla beden pak olmaz. İki kere suya dalmak da gereksizdir. Sadece suyun altında necis olan yeri, suyun bedenden çıkıp ikinci defa bedene ulaşmasını sağlayacak şekilde, elle temizlemek yeterlidir.
166- Dişlerin arasına giren necis yemek, ağza necis yemeğin her tarafına ulaşacak şekilde su alıp çalkalamakla temiz olur.
167- [Necis olan] saç ve sakal fazla değilse, az suyla yıkandığında güsalenin süzülmesi için sıkılmasına gerek yoktur. Zaten kendi kendine normalde su süzülmektedir.
168- Elbise veya bedenin herhangi bir yeri az su ile yıkanırsa, yıkanan yerin bitişik çevresi (ki necis yeri yıkarken genellikle orası da necis olur); necis mahallini temizlenmesiyle temiz olur. Yeniden etrafı yıkamaya gerek yoktur. Necis yer ve onun etrafı birlikte temiz olurlar. Yine, necis bir şeyin yanına pak bir şey konur ve her ikisinin üzerine su dökülürse hüküm aynıdır. Buna göre, necis bir parmağı yıkamak için parmaklarının tümünün üzerine su dökülür, necis ve pak su onların tamamına ulaşırsa, necis olan parmak pak olduğunda öteki parmaklar da pak olur.
169- Necis olan et ve kuyruk da diğer şeyler gibi suda yıkanır [ve suyla temizlenir]. Beden elbise veya kap biraz yağlı olur da suyun geçmesine engel olmazsa, yine aynıdır.
170- Kap veya beden, necis olduktan sonra suyun bunlara ulaşmasını engelleyecek ölçüde yağlı olursa, yıkanıldığında ilk önce suyun bunlara ulaşmasını sağlamak amacıyla yağları giderilmelidir.
171- Çok (kür) suya bağlı olan musluk suyu, kür su hükmündedir.
172- Bir şeyi yıkadıktan ve temizlendiğine dair kesin bilgi edindikten sonra, necasetin giderilip giderilmediğine dair şüpheye düşülürse, necasetin giderildiğine emin olmak için yeniden yıkamak gerekir.
173- Üzeri ince veya kalın kumla kaplı olan yer gibi, suyun hemen battığı yer az suyla da temizlenir.
174- Taş ve tuğla döşeli yer ve suyu içine emmeyen sert yer necis olduğunda, az su ile temizlenir; ancak su akıncaya kadar dökülmelidir. Dökülen su bir delikten dışarı akarsa bütün yer temizlenir; dışarı akmazsa, toplanan suyun bir bez parçası veya kapla dışarı atılması gerekir.
175- Tuz taşı ve benzeri şeylerin dış kısmı necis olursa, az miktardaki bir suyla da temizlenir.
176- Eğer erimiş necis bir şekerden kesme şeker yapılıp kür su veya akarsuya daldırılırsa temizlenmez.