Eserleri » Tam İlmihal
Arama:
PAK ŞEYLER NASIL NECİS OLUR? →
← 10- Pislik Yiyen Hayvanın Teri
NECASETİ TESPİT ETME YOLU
115- Bir şeyin necis olduğu üç yolla anlaşılır:
1) İnsanın kendisinin yâkin etmesiyle. Eğer bir şeyin necis olduğuna dair zannı olursa (=büyük ihtimal verirse) kaçınması gerekmez. Buna göre lâubalî, necislik ve temizliği gözetmeyen insanların yemek yediği kahvehane ve lokantalarda verilen yemeğin necis olduğuna dair kesin bilgi olmazsa, orada yemek yemenin sakıncası yoktur.
2) Bir kimsenin elinde bulunan şeyin necis olduğunu söylemesiyle. Meselâ, insanın hanımı ya da hizmetçisinin, elinde bulunan kap veya başka bir şeyin necis olduğunu söylemesi gibi.
3) İki âdil erkeğin bildirmesiyle. Elbette necis olma sebebini söylemelidirler. Örneğin; o şeye kan veya idrar değmiştir, demelidirler. Bir âdil kişi bile bir şeyin necis olduğunu söylerse, farz ihtiyat gereği ondan kaçınılmalıdır.
116- Bilgisizliği yüzünden bir şeyin meselâ, Fare dışkısının pak veya necis olduğunu bilmezse, konunun hükmünü sorup öğrenmesi gerekir. Ama hükmü bildiği hâlde bir şeyin pak veya necis olduğunda şüpheye düşerse, meselâ kanın necis olduğunu bilir de bir şeyin kan olup olmadığında ya da insan kanı veya sivrisinek kanı olduğundan şüpheye düşerse, o şey paktır. Araştırmak veya sormak gerekli değildir.
117- Önceden necis olan bir şeyin sonradan temizlenip temizlenmediğinden şüpheye düşülürse, necis olduğuna hükmedilir ve önceden pak olan bir şeyin sonradan necis olup olmadığından şüpheye düşülürse pak olduğuna hükmedilir. Hatta necis veya pak olduğunu araştırıp öğrenme imkânı olsa bile, araştırması gerekmez.
118- Kullandığı iki kaptan veya giydiği iki elbiseden birinin necis olduğunu bilir, ancak hangisi olduğunu bilmezse, her ikisinden de sakınması gerekir. Ama, eğer iki elbiseden birinin necis olduğunu bilir, ancak bunun kendi elbisesi mi, yoksa başkasının malı olup hiç kullanmayacağı elbise mi olduğunu bilmezse, kendi elbisesinden kaçınmasına gerek yoktur.
PAK ŞEYLER NASIL NECİS OLUR? →
← 10- Pislik Yiyen Hayvanın Teri
1) İnsanın kendisinin yâkin etmesiyle. Eğer bir şeyin necis olduğuna dair zannı olursa (=büyük ihtimal verirse) kaçınması gerekmez. Buna göre lâubalî, necislik ve temizliği gözetmeyen insanların yemek yediği kahvehane ve lokantalarda verilen yemeğin necis olduğuna dair kesin bilgi olmazsa, orada yemek yemenin sakıncası yoktur.
2) Bir kimsenin elinde bulunan şeyin necis olduğunu söylemesiyle. Meselâ, insanın hanımı ya da hizmetçisinin, elinde bulunan kap veya başka bir şeyin necis olduğunu söylemesi gibi.
3) İki âdil erkeğin bildirmesiyle. Elbette necis olma sebebini söylemelidirler. Örneğin; o şeye kan veya idrar değmiştir, demelidirler. Bir âdil kişi bile bir şeyin necis olduğunu söylerse, farz ihtiyat gereği ondan kaçınılmalıdır.
116- Bilgisizliği yüzünden bir şeyin meselâ, Fare dışkısının pak veya necis olduğunu bilmezse, konunun hükmünü sorup öğrenmesi gerekir. Ama hükmü bildiği hâlde bir şeyin pak veya necis olduğunda şüpheye düşerse, meselâ kanın necis olduğunu bilir de bir şeyin kan olup olmadığında ya da insan kanı veya sivrisinek kanı olduğundan şüpheye düşerse, o şey paktır. Araştırmak veya sormak gerekli değildir.
117- Önceden necis olan bir şeyin sonradan temizlenip temizlenmediğinden şüpheye düşülürse, necis olduğuna hükmedilir ve önceden pak olan bir şeyin sonradan necis olup olmadığından şüpheye düşülürse pak olduğuna hükmedilir. Hatta necis veya pak olduğunu araştırıp öğrenme imkânı olsa bile, araştırması gerekmez.
118- Kullandığı iki kaptan veya giydiği iki elbiseden birinin necis olduğunu bilir, ancak hangisi olduğunu bilmezse, her ikisinden de sakınması gerekir. Ama, eğer iki elbiseden birinin necis olduğunu bilir, ancak bunun kendi elbisesi mi, yoksa başkasının malı olup hiç kullanmayacağı elbise mi olduğunu bilmezse, kendi elbisesinden kaçınmasına gerek yoktur.